Kedi Hiperestezi Sendromu

Hiperestezi temel olarak aşırı hassasiyet anlamına gelir. Bu sendroma sahip olan kedilerde gözle görülür bir hassasiyet bulunur. Kedi hiperestezi sendromu olan kedilerin özellikle sırtlarının alt taraflarında, kuyruklarının hemen ön kısmında meydana gelen hassasiyet dikkat çeker. Bu yazımızda kedilerde hiperestezi sendromu hakkında merak edilen soruların yanıtlarını bulabilirsiniz.

Kedi Hiperestezi Sendromu Nedir?

“Kedi hiperestezi sendromu nedir?” sorusunun en basit cevabı hassasiyete bağlı bir davranış bozukluğudur. Kedilerde sırtın alt kısmından kuyruğun hemen önüne kadar olan bölgede hassasiyet ile karakterize bir sendrom olan kedi hiperestezi sendromu oldukça nadir görülür. Hassasiyet gelişen bölgeye dokunulduğunda söz konusu bölgede seğirme meydana gelmektedir. Kedilerde semptomlar hassasiyet seviyesine göre değişiklik gösterir. Hassasiyeti çok olan kediler seğirmeden hemen sonra kuyruklarına saldırabilirler ya da bağırarak dolaşmaya başlayabilirler. Hassasiyetin daha az olduğu kediler ise bu bölge sevildikten sonra patilerini yalamaya ya da ısırmaya başlarlar. Pire ısırığı gibi cildin kaşınmasına neden olan bazı durumlarda sendrom daha etkili hale gelmektedir. Hatta bazı kediler, hassas bölgeleri sevildikten sonra nöbet geçirmeye başlamaktadır. Seğiren deri sendromu olarak da bilinen hiperestezi sendromu kediler karmaşa içinde kaldığında bir kompulsif bozukluk tipi olarak da ortaya çıkmaktadır. Karmaşa kedinin bir şey yapmak isterken bırakıp aniden başka bir şey yapmaya başlaması olarak ifade edilebilir. Kedilerin aniden başka bir şey yapması ikincil eyleme geçiş olarak tanımlanır, ikincil eylem genellikle yalanma olarak ortaya çıkar. İkincil eylem zamanla dürtüyle yapılan bir eyleme dönüşür. Kedi hiperestezi sendromu genellikle 1 - 5 yaşları arasındaki kedilerde görülmektedir. Ayrıca Burma, Siyam, Habeş ve İran gibi doğu türleri arasında kedi hiperestezi sendromuna sık rastlanılmaktadır.

Kedi Hiperestezi Sendromu Belirtileri

Kedi hiperestezi sendromu derinin kaşınmasıyla karakterizedir. Kaşınmanın sorun olduğu nokta kedilerde kolay fark edilemediğinden sendrom teşhisi zorlaşabilir. Hiprestezi sendromu olan kediler kaşınan bölgelerini ısırırlar ve yaralanmaya neden olurlar. Bir diğer belirti de kuyruklarını hızlı bir şekilde sağa sola sallamalarıdır. Bununla beraber büyümüş gözbebekleri de belirtiler arasında yer almaktadır. Dokunma sonucunda irkilme, sıçrama hatta kaçma da kedi hiperestezi sendromu belirtileri arasında yer almaktadır. En sık görülen potansiyel semptomlar;

• Aşırı yalanma,
• Kuyruğunu kovalama,
• Kendini yaralama,
• Patilerini, yan taraflarını ya da kuyruğunu ısırma,
• Aşırı miyavlama,
• Sevildiğinde acı belirtisi gösterme
• Nöbet geçirme olarak ifade edilebilir. Bazı kediler ısırma gibi agresif davranışlar da gösterebilmektedir ancak burada yapmak istedikleri davranış bu değildir. Böyle ters etkili davranışlar kedinin o esnada nöbet geçirdiğini göstermektedir. Nöbet sırasında kediye dokunmak nöbetin şiddetini arttırmaktadır. Bu gibi durumlarda kediler yoğun bir stres, kafa karışıklığı ve rahatsızlık altındadır. Kediye dokunulması söz konusu etkileri daha da şiddetlendirmektedir. Hiperestezi sendromu nöbetleri, psikomotor epilepsi nöbetlerine oldukça benzerdir.

Kedi Hiperestezi Sendromu Tanısı Nasıl Konur?

Kedi hiperestezi sendromu tanı koyması oldukça zor bir rahatsızlıktır. Ancak benzer etkilere neden olan diğer olası rahatsızlıklar elendikten sonra tanı konabilmektedir. Benzer belirtilere sahip sorunlardan ilki pire alerjisidir. Pire alerjisi hiperestezi sendromu ile oldukça benzer belirtilere sahiptir. Bu iki sorunu ayırt etmesi de son derece basittir. Fiziksel muayenede kedilerde pire ya da pire ısırığının neden olduğu küçük kırmızı şişliklere bakılmaktadır. Pire ya da şişlikler görülmediğinde bu durum elenmektedir. Kedi hiperestezi sendromu tanısı koyabilmek için elenmesi gereken bir diğer rahatsızlık da kireçlenmedir. Özellikle yaşlı kedilerde bu duruma sık rastlanmaktadır. Kireçlenme çoğunlukla kedilerin sırtlarının arka kısmında, arka bacaklarında ve kuyruklarında görülmektedir. Bu da tanı konmasını zorlu hale getirmektedir. Hassasiyetin kireçlenme kaynaklı da olmadığı anlaşıldıktan sonra hiperestezi sendromu tanısı koymak mümkün olmaktadır. Kedilerin etrafına oldukça meraklı olan yapısı, oyun oynamayı sevmesi ve günün büyük bir bölümünü kendine ve tüy bakımına ayırması tanı koymayı güçleştiren etmenler arasında yer alır.

Kedi Hiperestezi Sendromu Tedavisi

Kedi hiperestezi sendromu son derece karmaşık bir sendromdur. Bu nedenle benzer bir şekilde tedavisi de oldukça zordur. Teknik olarak bir tedavisi yoktur. Sadece rahatsız olan kedilerin hayat kalitelerini yükseltmeye yönelik yapılabilecekler bulunmaktadır. Bu yöntemler genelde deneme yanılma şeklinde belirlenebilmektedir. İlk olarak rahatsızlığa sebebiyet verebilecek unsurların ortadan kaldırılması ve kediye stressiz bir ortam sunulması gerekmektedir. Ayrıca kediyle vakit geçirirken hassasiyet olan bölgeye dokunulmaması önemlidir. Mamanın düzenli olarak verilmesi kediyi rahatlatma yöntemlerinden bir tanesidir. Kedilerle düzenli oyun ve ilgilenme rutinlerinin oluşturulması da hayat kalitesini artıracak önemli yaklaşımlardan bir tanesi olarak kabul edilmektedir. Hassasiyet sonrası oluşan davranışlar sonucunda kediye asla kızılmaması ya da bağrılmaması gerekmektedir. Olumsuz davranışlar kedilerin yaşadığı stresin daha da artmasına neden olmaktadır. Rahatsızlığın ileri seviyelerinde sakinleştirici bitki özlü ilaçlar da tercih edilebilmektedir. Kesin bir tedavi yöntemi olmamasına karşın nöbetlerin sıklığı önemli ölçüde düşürülebilmekte ve kedilerin rahat bir hayat sürmesi mümkün olabilmektedir.