Kedi Davranışları ile İlgili Mitler ve Gerçekler
Kedi davranışları ve anlamları her zaman çok öngörülebilir olmuyor. Yaşam evreleri doğrultusunda farklılaşan davranışlar bütünü, dostlarımızı çözmeyi ve hareketlerini anlamlandırmayı bir hayli zorlaştırıyor. Kedilerin yaşam evrelerine ek olarak içlerinde bulundukları özel dönemler de davranışlarını etkileyebiliyor. Örneğin hamile kedi davranışları bu söylemi destekler niteliklere sahip. Her ne kadar kediler dünya genelinde en popüler evciller arasında ilk sırada yer alsa da birçok kedi davranışı mitlere karışıyor. Bu yazımızda yanlış yorumlanan kedi davranışları hakkında bilgi bulabilir, kedilerin garip davranışları ardındaki nedenleri keşfedebilirsiniz.
Kedi Davranışları Mit 1: Kediler Eğitilemez
Kedilerin eğitilemeyeceği ile ilgili yaygın bir kanı vardır. Bu kanı oldukça yanlıştır. Kedilerin eğitilemeyeceğine inanılması hem onlarla birlikte yaşayanlar için hem de kediler için mutsuzluk nedeni olabilir. Kediler doğru yaklaşımlarla eğitime pozitif yanıt verebilen canlılardır sadece eğitim sırasında davranışlarının doğru algılanması ve onlarda ters etki yaratacak yöntemlerin denenmemesi gerekir. Örneğin yapmaması gereken bir şey yaptığında ona su püskürtmek veya bağırmak yerine olumlu davranışlarını teşvik etmek gerekir. Böylece kediler şoka uğrayıp korkmak yerine daha dengeli, mutlu ve sağlıklı bir psikolojiye girerek eğitim süreçlerine efektif yanıtlar verebilir. Bir de insan ve hayvan arasındaki bağın da ancak bu şekilde güçlenebileceğini unutmamak gerekir!
Kedi Davranışları Mit 2: Kediler Evde Yalnız Kalmak İsterler
Kediler sosyal canlılardır, düşünüldüğünün aksine evde uzun süre yalnız kalmak onları mutlu etmeyecektir. Ayrılık onlar için büyük bir stres kaynağı haline gelebilir ve ayrılık kaygısı yaşayan kedilerde aşırı seslilik, kusma, aşırı temizlenme, iştahsızlık, kedi tuvaletini kullanmama gibi semptomlar gözlenebilir. Bu semptomlar ne yazık ki davranış bozuklukları ile de yakından ilişkilidir. Onların mutlu olabilmesi için evde yalnız kaldıkları sürecin mümkün olduğunca kısıtlanması önerilmektedir. Kedilere gün içerisinde zaman ayrılması ve insanlarla etkileşim kurmalarını sağlayacak aktiviteler yapılması ihmal edilmemelidir. Kedilerin eğlenmek için insanlara ihtiyaçları vardır, tek başlarına zaman geçirebilseler de bu süreçte çok eğlendiklerini söylemek gerçekçi bir yaklaşım olmayacaktır. Kedinizle birlikte kaliteli zaman geçirmenizi sağlayacak kedi oyun alanları çeşitlerine buradan erişebilirsiniz.
Kedi Davranışları Mit 3: Yavrular Sosyalleşmeye İhtiyaç Duymazlar
Yavru kedi davranışları da yetişkin davranışları gibi çoğunlukla yanlış yorumlanabiliyor. Çoğunlukla savunulanın aksine yavru kedilerin de tıpkı yavru köpekler gibi sosyalleştirilmeleri gerekiyor. Yavru kediler 2-7 haftalık süreçte onlar için nelerin güvenli nelerin tehlikeli olduğunu öğrenmeye başlarlar. Bu dönemde farklı kişilerle, evcillerle karşılaştırılmayanlar ilerleyen yıllarda yeni çevrelere adapte olmakta zorlanabilirler, diğer evcil hayvanlardan korkabilirler ve eve tanımadıkları kişilerin gelmesi halinde evin en ücra köşesine saklanabilirler. Erken dönemde sosyalleştirilmeyen kedilerle yaşamak bir hayli zor olabilir. Özellikle veteriner hekim ziyaretleri sırasında sosyalleştirilmeyenlerin ciddi direnç gösterdiği bilinen bir gerçektir.
Kedi Davranışları Mit 4: Kediler Kin Güdebilir
İnsanların aksine kediler kin gütmezler. İnsan davranışlarının bir hayvana veya nesneye atfedilmesi antropomorfizm olarak adlandırılır. Kedi davranışları kimi zaman bize çok yakın gelebilir, beden dilleri de bize aşina olabilir ve bu gibi bir durumda onların davranışlarını kendimize göre yorumlayabiliriz. Bu oldukça doğal bir sonuçtur çünkü evcil hayvanlarımızla iletişim kurmak isteriz. Fakat onların davranışlarını kendimize göre anlamlandırmak kedilerle iletişim kurmayı zorlaştırabilir.
Kedi Davranışları Mit 5: Göbek Açıktaysa Sevebiliriz
Koltukta gerinen ve yumuşacık göbeğini açıkta bırakan bir kedi bizim için karşı konulması zor bir durum yaratıyor. Normalde göbeklerini saklayan dostlarımızın teslimiyetçi bir ruh haline girdiğini düşünmemiz “işte tam zamanı, artık onu sevebilirim” diye harekete geçmemize neden olabiliyor. Sorun da tam olarak burada başlıyor, birkaç pati darbesiyle hayallerimiz suya düşebiliyor! Göbeğini açan kedinin sevilmek istediği düşüncesi kedi davranışları ile ilgili mitler arasında yer alıyor. Kediler sanıldığının aksine göbeklerini her zaman biz onları sevebilelim diye açmıyor. Sırt üstü yatmaları onların savunmacı bir duruş sergilediği anlamına gelir. Bir kedi kaçamayacağını hissettiği anda pençelerini ve dişlerini diğer yırtıcıya karşı daha iyi kullanmak adına sırt üstü yuvarlanır. Kedilerin karnı birçok hayati organı barındırdığı için oldukça hassastır. Karnını ellemeye çalıştığınızda sizi çizebilir ve bu hareketin kişisel olarak algılanmaması gerekir. Tabii yine de kediler söz konusu olduğunda genellemeler çok da bir anlam ifade etmeyecektir. Kediler göbeklerini her zaman savunmaya geçtikleri için de açmayabilirler. Oynamak istediklerinde ya da kendilerini güvende hissettiklerinde de aynı tavrı sergileyebilirler. Kedilerin göbeklerini okşamanın ne zaman güvenli olduğunu anlamak için gözlem yapmak gerekir.
Evcil hayvan sağlığı ve ürünleri dâhil olmak üzere sağlık, tekstil, gıda, dekorasyon ve kozmetik gibi sektörlerde, Türkiye ve dünya genelinde marka bilinirliği yüksek firmalar için içerik üretimi gerçekleştiren Deniz Öz, sosyal medya içerik stratejisi alanında da uzmanlaşmıştır. 2020 yılından bu yana Petlebi.com blog sayfası için düzenli olarak içerik üretmektedir.